SURİYE’NİN NORMALLEŞMESİ NASIL OLMALI

04 Ocak 2019 - 09:26

Suriye Dos:2


 


 


                    ABD’nin Suriye’den çekilmesi olayından sonra ne olacak? Sorusunu bence herkes birbirine sormaktadır. Türkiye; Suriye olaylarının başlangıcından bugüne kadar, toprak bütünlüğüne ve demokratik, özgürlükçü bir yönetime geçişi için müdahil olmaktadır. Suriye’de meydana gelen iç savaş dış ülkelere ’de sıçramaktaydı. Dünya büyük bir savaşın eşiğine getiriliyordu. Suriye Halkı çoğu Türkiye ve bir kısmı da diğer komşu ülkelere iltica ediyor ve etmektedirler. Yükün en çoğunu da Türkiye’nin üzerine yıkılmaktadır. Zaten amaçları Ortadoğu da Arap baharıyla beraber; Türkiye ve İran’ı ters köşeye yatırmaktı. Hedef ve planları; Ortadoğu’da İsrail’in yapacağı vahşete ses çıkaramayacak bir Ortadoğu’yu inşa etmekti. Türkiye’nin kararlı duruşu, bu planın gerçekleşmesini engelledi.


                   ABD’nin çekilmesiyle; Suriye’deki bütün oluşumlar Türkiye’ye bırakıldı. Türkiye bu boşluğu nasıl doldurulmalıdır. Elbette ki Devletimiz bunu detaylı bir şekilde masaya yatırmıştır. Biz burada kendi düşüncemizi ifade edeceğiz. Her şeyden önce; Suriye’de meydana gelecek oluşumlarda birinci derecede Suriye halkı, ikinci derecede de Türkiye Devleti etkilenmektedir. Suriye’de demokratik ve özgürlükçü ve dost bir yönetimin başa gelmesinin istenmesi, Türkiye’nin birinci derecedeki talebidir. Suriye’nin birinci derece komşusu ve en çok olaylardan zarar gören ülkedir. Suriye halkına kucak açan, onlara barınma, yemek ve eğitim ihtiyacını karşılayan, Türkiye'dir. Bunu Tüm dünya Ülkeleri bilmektedir. Suriye’nin terörden temizlenmesi için yapılacak operasyonlarda ABD, Rusya’nın bilgisi dahilinde yapılması sonuç itibarıyla daha sağlık olacaktır. Bundan sonra da her taraf gül ve gülistanlık değildir. Her Nerede Türkiye’ye düşmanlık besleyen terörist guruplar varsa Suriye bataklığından yerini alacaklardır.


                     Türkiye’nin çok yönlü bir politika izlemesi zorunludur. Bu durum hafife alınacak bir olay değildir. Muhalefet ve iktidar bu konuda yekvücut olmalıdır. Bir taraftan müdahil devletlerle bir görüşmeler yapılırken diğer taraftan da yerel aşiretlerle işbirliğine gidilmesi gerekmektedir.


                     Suriye’nin teröristlerden temizlenmesi ve Suriye halkının rejimle baş başa bırakılmamalıdır. Rejime bırakıldığı takdirde; bant yeniden başa sarılmış olur. Buda Türkiye’nin kaldıracağı bir yük değildir. Suriye’nin terörden temizlenmesi ve ardında Esat ’siz bir seçimin gerçekleştirilerek parlamenter bir sistemin inşa edilmesi gerekir. Tüm Suriye vatandaşlarını memleketlerine yerleştirilebilir. Tabi ki buda zaman ister.


 


                     Suriye’nin inşası Türkiye’nin koordinatörlüğünden mümkün olabilir. Suriye kentlerinin %70’den fazla yıkılmış, evlerinde oturulacak durumda değildirler. Bunların inşası, alt yapıların yeniden yapılması Türkiye’nin bu konuda yaptığı zararların yeni hükümetle konuşularak petrollün belli bir yüzdesiyle bu işler yaptırılabilir. Türkiye’n inde kendini toparlaması gerekmektedir. Aksi takdirde Türkiye’nin bu tür yardımların yapılmasına mecali kalmayacaktır.


                 Türkiye Diyaneti daiş’le ilgili geniş bir araştırma yaparak, DAİŞ İslam dini ile alakasının olmadığı, yüzünü maskelemiş bir terör örgütünün olduğunu geniş halk kitlesine ulaşıp ifade etmelidir. En azında katılım olmaz, olanlarda geri dönme fırsatı doğar ve aldanmış insanlarda geri döner. Bu arada teröre katılımın olmaması içinde bütün sınırların güvenliğini sağlamak zorundayız. Her katılımın yükün artmasına sebebiyet verir. Terörün Moralının bozulması için katılımın olmaması, yerel aşiretlerden yardım gitmemesi ve onların teröre karşı olmalarıyla mümkün olabilir. Diğer taraftan da zayiatın fazla olmaması için güçlü bir diplomasiyle; ABD’nin ağır silahlarının terör örgütünün elinden alınması gerekmektedir.


                   Bunu ince, güvenilir, güçlü bir diplomasiyle gerçekleştirmek gerekir, ayrıca Böyle olduğu takdirde. Terörün suyu kesilmiş olacaktı. Gerekli operasyon az bir zayiatla gerçekleştirilebilir.


 


 

Bu yazı 889 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum