Mustafa Karadağlı

Mustafa Karadağlı

[email protected]

EĞİTİM DURUMUMUZ

29 Eylül 2018 - 19:09

Türkiye, coğrafik olarak yedi bölgeye ayrılarak incelenir. Bunun birçok nedeni var tabii ki. İklim ve coğrafik koşullar en büyük neden. Coğrafya, insanın içinde yaşadığı çevrenin doğal özelliklerini, insan-doğal çevre etkileşimini ve bu etkileşim sonucu insanın ortaya koyduğu beşeri ve ekonomik etkinlikleri ortaya koyar. Bu yüzden İbn-i Haldun, "coğrafya kaderdir" der. O halde, Türkiye'nin bu bir birinden güzel 7 coğrafyasında aynı eğitim müfredatı ve programını uygulamak doğru ve adaletli mi?

Güneydoğu'da mayıs dendi mi iş mevsimi başlar. Okullar boşalır fakat öğretmenler ek dersini alır, sınıf defterini ders işleniyormuş gibi doldurmaya devam eder. Kars'ın köylerinde kışın önce soba yakılır camlardaki buz çözülsün diye. Fakat, ders başlama saati, Ankara Çankaya'daki bir ilk okulun ders saatiyle aynıdır.

İstanbul trafiğindeki servis çilesi ile Burdur ili'ndeki servis çilesi aynı tutulursa bu ülkede adaletli bir eğitim program ve müfredatı uygulandığı söylenebilir mi? Bu 7 farklı bölgenin imkan ve şartlarına bakmadan, başarı ve başarısızlık grafiğini kıyaslamadan tüm eğitim çalışanlarına aynı maaşı vermek adalet mi?

Aynı şartlar altında eğitilmeyenleri aynı sınava tabi tutmak başarı getirir mi? Çözüm mü dediniz? Ademi Merkeziyet tabii ki.

Bu yazı 4407 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum