SİYARDER BAŞKANI BAKUDAN AFRİKA ZİYARETİNİ TAMAMLAYARAK SİVEREK'E DÖNDÜ

Kurban Bayramından önce Batı Afrika ülkesi Burkina Faso’ya giden Siverek Yardımlaşma Derneği (SİYARDER) Başkanı Kasım Bakudan Siverek'e döndü.

SİYARDER BAŞKANI BAKUDAN AFRİKA ZİYARETİNİ TAMAMLAYARAK SİVEREK'E DÖNDÜ
17 Kasım 2011 - 12:07
Siverek Yardımlaşma Derneği Başkanı Bakudan: "İHH’nın Kurban Bayramı kurban kesimi programına gözlemci olarak çalışmaları yerinde görmek için gittiği Batı Afrika ülkesiyle ilgili uzun bir açıklamada bulundu. (SİYARDER) başkanını açıklamalarını ve gezi notları şöyle:
MUTLU İNSANLAR ÜLKESİ BURKİNA FASO

04 Kasım 2011 Cuma günü sabah 09:00 uçağı ile Casablanka’ya hareket ettik. Yerel saat ile 14:00’te Beşinci Mehmet Hava Alanına indik. Akşam 20:00’de Nijer’e hareket ettik. Gece 02:00’de ougaudaogou (vagadugu)’ya hareket ettik.02:45’te Vagadugu hava Alanına indik.Alana indiğimizde sanki yerde ateş yakmışlar gibi bir hava vardı.Sabaha karşı olmasına rağmen ciddi bir sıcaklık vardı. Sıtma sarı humma HİV virüsü korkusu bir de sıcaklık…sarı humma ve tifo aşısı olmuştuk.Sıtma için de ilaç almıştık.Niyetimiz iyiydi ve insanlara yardım etmek ve oradaki insanların yaşam şartlarını görmek için gitmiştik.Allah bize yardım ederdi inşallah diyerek gittik.Ahmet Sakara isminde oseh isminde partner kuruluşu başkan yardımcısı ve yanındakiler çok sıcak ve samimi bir şekilde karşılaması tüm yorgunluğumuzu aldı ve korkularımızı güvene çevirdi.Kara derili pırlanta yürekli bu kardeşlerimiz bize kardeş olmanın güvenini ve sevgisini verdiler.

Burkina Faso 15.000.000 nüfusu olan,%60 Müslüman, gerisi Katolik, Protestan ve yerel dinlere inanan insanlar yaşıyor.247000 km kare alana sahip. Başkenti ougaudougou (vagadugu olarak okunur) BM kriterlerine göre en fakir ve en cahil( %12 okuma –yazma oranıyla ) ülkesidir. Kişi başına GSMH kişi başına 148 dolar düşüyor.1960 yılında bağımsızlıklarını kazanmışlar. Fransız sömürgesiydi.Halen Fransız etkisi görülmektedir.Bisiklet ve motosiklet başlıca ulaşım aracıdır.Arabaların beş katı bisiklet ve motor var.Eğitim ilk,orta ve yüksek öğrenim olarak üç kademedir.Eğitim paralı olduğundan okula ancak zengin çocukları eğitim görebiliyor.Okulların ekserisi misyonerlerin elinde.Gayri resmi okullarda ise çok zor şartlarda Müslüman eğiticiler ders vermektedir.Resmi dili Fransızca,yerel dil moree dili kullanılıyor.

Arife günü vagadugu’da yaşayan Türk vatandaşlarıyla tanıştık.Yemek yiyeceğimiz Aziz İstanbul cafeye vardık.Samsundan buraya gelen Ali ismindeki işletme sahibi bizi güler yüzle karşıladı.Yemeklerimizi burada yiyecektik.Temiz klimalı buradaki şartlara göre vasat bir pastane,ama vagaduguda çok lüks bir kafe olduğunu sonradan anladık.Çay ikramından sonra cami ve medrese bir arada olan ve sadece kız yatılı okulu olan İHH’nın yaptığı cami ziyaretine gidiyoruz.Burada kızlar dini derslerin yanında Fransızca, tarih ,coğrafya ve diğer kültür dersleri almaktadırlar.Buradan mezun olan çocuklar devlet kademelerinde görev almak için mutlaka Fransızca bilmek zorundadır.

Bayram sabahı sabah namazından sonra Latudine’e hareket ettik. Bayram namazını burada kıldık.Çok büyük bir kalabalık vardı.Kadın çocuk erkek herkes namazda buluşmuştu.Orada halka hitaben bir konuşma yapmamızı istediler.Arkadaşımız Ömer Faruk Tokat bey bir konuşma yaptı.Arapçadan Fransızcaya Ahmet çeviriyordu.Belediye Başkanı ve emniyet müdürü bizi davet ederek "burada bulunmanızdan çok memnun olduk.Geldiğinizi için sonsuz teşekkür ederiz.Beldemiz 57.000 nüfuslu,1 0 polis ve iki de motorumuz bulunmaktadır.Hırsızlık yok anacak bazen olaylara müdahalede gecikiyoruz.Nüfusun %75’i Müslüman, bu sizin gibi hayır sever insanların yaptıkları yardımdan olduğunu belirtmek isterim.Cami ve okul ihata duvarını yapabilirseniz mutlu olurum.”
dedi.

Bu bizim dikkatimizi çekti motor değil de okulu daha verimli hale getirmek için ihata duvarı istiyordu.Su kuyulardan temin ediliyor.Kuyular ise yaklaşık 10 km mesafeden getiriliyor.Sıhhatli olmayan bu sular aynı zamanda acıdır da.

Tamousboago, lahtudine, bousse ve samamatongada olmak üzere 50 büyük baş hayvan kestik.İnsanların büyük çoğunluğu kurbanda dahi et görmediği halde sıraya girerek,hiç acele etmeden saatlerce beklediler.Haklarına razı oldular.17.500 aileye et dağıtımı yaptık.İlk iki gün sabah namazından sonra çıktık gece saat 02:00'de otele ancak yetiştik.Bu arada ilk iki gün aşırı susuzluk çektik.Yanımıza aldığımız sular nerdeyse kaynama derecesine geldi yine onları içtik.Sıcaklık 45 dereceyi geçiyordu.Arabamızın termometresi onu gösteriyordu.Bu insanlar üstü teneke olan evlerde yaşıyordu. Su yok ,tuvalet yok,okul yok.Dört direk üstü ağaç dalları altında oturulacak tahta varsa okul var.Çocuklar balon nedir bilmiyorlardı.Şeker çok seviyorlardı.Şekere bonbon diyorlar.
Sol eliyle sağ elin bileğini tutarak toklaşıyorlar.Bu, saygının ifadesi imiş.Kadınlar akrabalarıyla oturarak konuşuyor.İkramlarda size özeldir diye onlar ayakta sizi bekler ve sizinle yemezler.Sizi kendine tercih ederler.Bu yokluk içinde mutludurlar.Onun için mutlu insanlar ülkesi Burkina fasodur.

Bu seyahat bana ülkemi daha çok sevmemi öğretti. İnsanımın ise vicdani ve merhamet eğitimine önem vermemiz gerektiğini ve israftan kaçınıp kaynaklarımıza sahip çıkmamız gerektiğini öğretti. Her su içtiğimde onları hep hatırlayacağımı sanıyorum.


Bu haber 3059 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Siverek'te feci kaza 3 ölü, 6 yaralı
Siverek'te feci kaza 3 ölü, 6 yaralı
Siverek Hür Gençlik Gazze için yürüdü
Siverek Hür Gençlik Gazze için yürüdü