MERKEZ SAĞA İHTİYAÇ VAR

kararlarla baş başa bırakmaktadır. Bu nedenle Türkiye’nin vizyon sahibi liderlere olan ihtiyacı giderek artmaktadır.
Türkiye için hayati önem taşıyan konular yazılı ve görsel basında yeteri kadar yer bulmamaktadır. Milletimizin içine düştüğü ekonomik sıkıntıların üstü perdelenmektedir. Çiftçinin, esnafın ve buna bağlı olarak tüm sektörlerde çalışanlarımızın yaşadığı kitlesel açlık görüntülerine duyarsız kalınmaktadır. Türkiye’nin içinde bulunduğu durumu görmek istemeyenler medya gücünü kullanarak, yapay gündemlerle milleti kandırmak peşindedirler. Din ve laiklik üzerinden sürdürülen kavga ve liderlerin birbirlerine laf beğendirme çabaları milletin gerçek gündeminden kopuktur. Görsel yayında magazin haberlerine yer vererek Türk vatandaşlarının içinde bulunduğu zor şartlar unutturulmak istenmektedir.
Türk gençliğinin siyasete olan ilgisizliği, gerek ülke ekonomisinde yaşanan olaylara gerek Ortadoğu’da yaşanan katliama karşı olan duyarsızlık ve Türkiye’ye karşı oynanan oyunlar ülkemizi gelecekte tamamen dışa bağımlı hale getirecektir. Günlük alışverişlerimizde dahi yabancı firmaların kasalarını doldurmaktayız. Ekonomimizin kötü gidişiyle birlikte yurdumuzda barış ortamı kalmamıştır. Dışa bağımlı olan ekonomimizi tamamen bağımsız hale getirmek için politikalar üretmek yerine ülkemizde altın yumurtlayan kuruluşlarımız dış güçlere satılmaktadır. Özelleştirme politikaları elbette önemlidir ancak son süreçte yapılan özelleştirmenin yeni yatırımlara, yeni istihdam alanlarına fırsat vermediği; sadece iktidarın borçları çevirmesine yardım ettiği hepimizin malumudur. Günü kurtarmak düşüncesinde olan mevcut hükümet yüzünden ülkemiz her geçen gün daha çok dışa bağımlı hale gelmektedir. Dış borcu 2,5 defa katlayan hükümet, işsizliği de ikiye katlamıştır. 2002’de %6 olan işsizlik geldiğimiz noktada %11,6 düzeyine ulaşmıştır. Böyle bir ortamda gençlerin geleceğe umutla bakması ve mutlu olması beklenemez.
Türban elbette görmezden gelemeyeceğimiz bir sorundur. Bunu kişi hak ve özgürlükleri çerçevesinde değerlendirmek ve toplumun her kesiminin hak ve özgürlüklerini genişletmek gibi demokratik bir yaklaşım yerine olayı ideolojilere indirgemek ve türbanı bir siyasal simge haline getirmek sorunu çözümsüzlüğe iten başlıca nedendir. Dolayısıyla türban sorunun nedeni AKP’nin kendisidir. Devletin tepesinde AKP ve CHP’nin sürdürdüğü ideolojik kavga milletin gerçek gündemine çözümler üretmekten uzaktır.
Eleştiriden kaçınan,üretmeyen, gördükleri haksızlıklara sesini çıkarmayan bir toplum görüntüsünden çıkıp; ülke geleceğimiz için işçisiyle, köylüsüyle, işadamıyla, esnafıyla kucaklaşan merkez partilere ve yeni dinamik liderlere ihtiyaç duymaktayız. Bu merkez parti DP, dinamik lider ise Süleyman Soylu’dur. Geçmişte ülkemizin kalkınması ve büyümesi için, toplumsal barış ve uzlaşı için nasıl çalıştıysak önümüzdeki süreçte de birlik ve beraberlik ruhuyla bu yönde çalışmaya devam edeceğiz. Milletin aradığı alternatif biz olacağız.
Bu duygularla dava arkadaşlarımı sevgi ve saygıyla selamlıyorum.