CUMA KONUSU: KİMSESİZLERİN KİMSESİ OLMAK

Şanıurfa'nın Siverek ilçesinde, bu haftaki cuma hutbesinde "Kimsesizlerin Kimsesi Olmak" başlığı altında, muhtaç insanlara yardım etmenin önemi anlatıldı.

CUMA KONUSU: KİMSESİZLERİN KİMSESİ OLMAK
08 Şubat 2013 - 11:34

Muhterem Kardeşlerim !


Her toplumda olduğu gibi toplumumuzda da şefkate, merhamete, sevgiye susamış kimsesizler bulunmaktadır. Kimsesiz; kendini koruyacak, himaye edecek ana, baba,kardeş ve akrabaları olmayan kişidir. Bunlar yetim, öksüz çocuklar, yaşlılar, düşkünler, dul, engelli, hasta ve çeşitli nedenlerle ilgiye muhtaç kimselerdir. Bu şekilde olanlara madden ve manen destek çıkmak  biz müminlerin görevidir.


 


Kuran- ı Kerim'de konu ile ilgili olarak Yüce Mevla’mız: ‘Mü’minlere kol kanat ger.`(1) buyurmuştur. Bu buyruk, Allah Resulu’nun şahsında bütün Müslümanlara din kardeşlerinin dertleriyle dertlenmeyi emretmektedir. Sevgili Peygamberimiz ise bu ahlakta olanları şöyle müjdeler: ‘Allah Teâla insanların ihtiyaçlarını temin etmek üzere bazı kimseler yaratmıştır ki insanların ihtiyaçları için onlar koşarlar. İşte onlar Allah’ın azabından emin olan kimselerdir.’(2)


 


Muhterem  Mü’minler !


Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO)’nün ifadesine göre: “Gerçek açlık rakamları bilinmemekle birlikte, son tahminlere göre 925 milyon insan gece aç olarak uyumaktadır.’’ Günümüzde dünya çapında 100 milyondan fazla, ülkemizde ise 50 binden fazla insanın evsiz olduğu tahmin edilmektedir. Peki, evsiz, kimsesiz olan bu insanlar nerede yatar, nerede temizlenir, nerede yer ve nerede içerler? Mekânları, sokaklar, caddeler, kaldırımlar, terk edilmiş binalar, inşaatlar, köprü altları, parklar otoyollardır. Hangimiz birkaç gün bile olsa bu hayata, bu yaşantıya razı olabilir?


 


Bilmeliyiz ki kendini başkasının yerine koymadan hakiki mü’min olunmaz. İster esnaf, ister memur, ister amir… Mevkiimiz, ne olursa olsun, bu mevki bizi mesuliyetten kurtaramaz. Hz. Ömer bir devlet başkanı olduğu halde, yetimlere, pişirecek aşı olmayanlara infak çuvalını sırtında taşıyordu. Yanında bulunan arkadaşı: “Ya Ömer, bu yükü ben alayım. Sen bir halifesin.” dediğinde, Hz. Ömer şöyle dedi: “Bu dünyada omuzlarımdaki yükü belki taşıyabilirsin, ya ahirette yüküm ne olacak?” demişti.



Aziz Mü’minler!


Toplumun en mahzunları yetimler ve kimsesizlerdir. Onların maddi ve manevi yaralarının sarılması, Müslümanların üzerine bir borçtur. Peygamberimiz bir Hadis-i Şeriflerinde şöyle buyurmaktadırlar: “Kocasız kadınlara ve yoksullara yardım eden kimse, Allah yolunda cihat etmiş gibi sevap kazanır.’’(3) Peygamberimiz yetimlere şefkatle muamele eden müminleri de şöyle müjdelemiştir: `Yetimi koruyup kollayan kişi ile cennette şu ikisi gibiyiz.” Aralarını biraz açarak işaret ve orta parmaklarını göstermişlerdir.(4) “Bir kimse sırf Allah rızası için bir yetimin başını okşarsa elinin dokunduğu her saç teline karşılık ona sevap yazılır. Başka bir hadisi şeriflerinde ise, “Müslüman evleri içinde en hayırlısı, içinde yetime bakılan evdir. En kötüsü de içinde yetime kötülük yapılan evdir”(5) buyurmuşlardır.


 


Öyleyse yetim ve kimsesizlerin tüm ihtiyaçlarının yanı sıra eğitim ve öğretimlerine varıncaya kadar gerekli desteği vermeliyiz. Bu güzel işin cennete en önemlisi de Rabbimizin rızasına bizleri eriştirmeye vesile olacağını aklımızdan çıkarmamalıyız. Duyarlı olmanın, yaşanan acı ve ızdıraba seyirci kalmamanın  yüreğimizde taşıdığımız imanın bir gereği olduğunu unutmamalıyız. Hutbemizi Sevgili Peygamberimizin bir Hadis-i Şerifleri ile bitirelim: “Merhamet edenlere, Allah da merhamet eder. Siz yeryüzündekilere merhamet edin ki göktekiler de size merhamet etsin. ‘’(6)

Bu haber 2842 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Siverek Belediyesinde başkan yardımcılığına Evrim Began atandı
Siverek Belediyesinde başkan yardımcılığına Evrim Began atandı
Sulama göletine giren genç hayatını kaybetti
Sulama göletine giren genç hayatını kaybetti